Pages

30 Ekim 2009 Cuma

Tırnağını Bile Doğru Düzgün Kesemeyen Adamın Maceraları-1


Msn'de millete cevap vermeye çalışırken,kendini birden bir boşlukta hissetti.bunu son zamanlarda çok hissederdi.kendinden şüphe duyardı.elinden hiçbişe gelmediğini biliodu.o zaman bu insanlar,onda ne buluyordu?bu adamın neyini beğenip muhabbete giriyorlardı?

Bunları bi an için aklından geçirdi ve yazmaya devam etti.bir an önce şu elemanlar beni bi rahat bıraksa da bilgisayarımdaki işlerime devam etsem die düşündü.Kendini beceriksiz hissediyordu ama bu çok nadiren oluyordu.kendini çok kapsamlı biri olarak görse de bazen elinden bişe gelmiyodu.örneğin hayatı boyunca hiçbir zaman tırnaklarını düzgün kesememişti.çoğu zaman da aşırı şikayetçiydi.evdekş perdeleri hep kendisinin takması onun canını çok sıkıyordu.çünkü perdeleri takma işlemi gerçekten bir işkence gibiydi.böyle durumlarda kendini bilimum ezilmiş hissediyordu.

Bizim eleman böyle gelgitleri olan biriydi.okuduğu üniversiteyi ve kız arkadaşını düşündüğü zamanlar çok oluyordu.onlara karşı beslediği sevgi adlı yanılsamayı düşündü.gerçekten bu kadar kötü olablir miydi? kız arkadaşına karşı çok güzel şeyler söylemesine rağmen,sanki ona karşı hiçbir sevgi beslemiyordu içinde ya da yanında yatan oda arkadaşına bir boşlukta çok pis dalacak kadar nefret besliyordu.peki neden?bunun cevabını kendide bilmiordu.bu durumdan pek rahatsız değildi.umursamaz olmak işine geliyordu.sempatik biriydi,sevilirdi ama hiçbir zaman sorulmazdı.arkadaşlarının bir kere de arayıp "hadi gel şuraya gidelim" dediğini duymadı.duyduğu zaman zaten gitmemezlik yapmazdı...

Arka planda Mad Season'dan X-Ray Mind çalarken ileride yapmak istediği şeyleri düşündü ama o hedefler çok uzak geldi.onun yerine karnını birazdan nasıl doyuracağını düşündü.bilgisayar başındayken hep karnı acıkırdı."monitor başında bira içmenin verdiği zevk bambaşka" derdi.

"Bir de Türkiye'yi domuz gribi heyecanı sarmış.ulan burada insanlar domuz eti bile yemio ama aaazına sçtııımın domuzunun gribi yüzünden dışarı bile çıkamıoz.sevgililer bu gidişle kız arkadaşları ile öpüşemeyecekler bile.sçiiim böle adalate!"

Günlük serzenişlerinden biriydi onun ama hiç çift taraflı düşünmezdi.hayatı adaletsiz ve boş görürdü.halbuki düşünmezdi ki hayat zaten kendisi.insan olmak zaten bir lütuftu.karınca olduğunu düşünmezdi.ezilmemek için o kadar çile...dünyanın odağında insan var,hayatın odağında insan var,dinin odağında insan var,siyasetin odağında insan var.kendini şanslı hissetmez sadece gevelerdi.bir gevendeydi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Dil Pabuç Gibi!